Açılışı Güneydoğu'da askerlik yapan Ensar'ı(Nejat İşler) izleyerek yapıyoruz. Ardından Ensar ile Celal'in(Kenan İmirzalıoğlu) konuşmasını izliyoruz. Ensar'ın kız kardeşine tecavüz edilmiş ve kız bu acıya dayanamayarak intihar etmiş.
Üstelik suçlu afla salınan eski bir mahkummuş. Celal Ensar'a bu işe karışma biz suçluyu adalete temsil edeceğiz dese de Ensar çoktan intikam hazırlıklarına başlamıştır.
Ardından zaman atlıyoruz Akrep Celal başkomiser olmuştur. Emniyete yeni bir stajyer gelmiştir Ezo (Berrak Tüzünataç) ve emniyetin en iyi polislerinden biri olan Abbas'ın(Uğur Yücel) emekliliğine sayılı günler kalmıştır.
Ama cinayet kimin emekliliğine sayılı gün kaldığını mı takip edecek? tabi ki hayır her zamanki gibi emekliliğine sayılı günler kalan polisimizin huzurunu kaçıracak cinayetler işlenmeye başlamıştır.
Bu cinayetleri çözme görevi de Abbas'a kalmıştır.
Ortak noktaları aftan yararlanarak hapisten çıkman olan kurbanları öldüren seri katilin kim olduğunu bakalım ekibimiz çözebilecek mi?
Gelelim yorumuma şimdi bu filmi tutup Holywood'un sağlam seri katil filmleri kıyaslamak filme haksızlık olur kabul ediyorum. Ne de olsa Türkiye'de seri katil filminin ender örneklerinden sanırsam bir diğer örnekte Beyza'nın Kadınları yani hepimizin bildiği üzere bu tarz filmleri pek çekmiyoruz. Ama ne yazık ki bu tür filmler çekilmiyorsa biz de her çekileni beğenelim,aman iyileriyle kıyaslamayalım diyemiyorum. Bu film bence ortalamanın biraz altında kalan bir film olmuş. Kadronun kurtaramadığı,senaryonun sürprizli olsun diye abartıldığı,yer yer mantık hataları bulunan,fazlasıyla taklit havası veren bir film olmuş Ejder Kapanı.Ayrıca filmdeki karakter derinletirilmemiş,işlenen konunun insanın içini acıtan tarafı neredeyse hafifletilmiş hatta yok edilmiş. 45 dakikalık yabancı dizilerde bile bu tarz konular işlendiğinde duygulanan biri olarak bu film bende hiçbir duygu uyandırmadı.
Sonuç olarak ender seri katil filmlerimizden olan Ejder Kapanı'nı sıfır beklentiyle izleyip haya kırıklığını olmamak lazım.
Spoiler...
Filmin sonuna ilişkin değinmek istediğim bir kaç nokta var ki saçmalamakta sınır tanınmayan yerlerden sadece birkaçı.
İlkin koskoca polis Ezo'yu arayıp karşı taraftan ses almadan Katil Celal diye bağırmaz.
İkincisi koskoca başkomiser çocuğun yaşadığı ve nerede saklandığı bilmezken elin 2 günlük stajyeri nereden biliyor merak konusu.
Ayrıca herkesin şikayetçi olduğu cesetlerin nefes alması konusu fazlasıyla komik kaçmış.
Yorum Gönder