Kitap Künyesi
Adı:Bir Kadın Kaç Mezar?
Yazarı:Yunus Karaçöl
Yayınevi: Uğur Tuna Yayınları
Sayfa:328
Bay Girdap,yardımcısı Poyraz ve ekibi hem bu cinayetleri çözerken hem de arka plandaki asıl kişiyi ortaya çıkarmak için çalışmalara başlarlar.
Ankara,İstanbul ve Karabük yollarını arşınlayan Bay Girdap Karabük'te davayı çözmeye yardımcı olacak genç yazar Hasan Esmer ile tanışıyor. Aynı zamanda coğrafya okuyan Hasan kitabın sonuna değin şiirleriyle yerini belli ediyor.
Acaba Bay Girdap bu cinayetlerin arkasındaki asıl kişiyi bulabilecek mi?
Gelelim yoruma bu kitap pek çoğumuzun içini parçalayan kadına şiddet,kadın cinayetleri,çocuk gelinler,istismar vb. şeylere değinen bu acı gerçeği tarafsızca anlatan bir kitap.Okurken nefesiniz daralacak bazı karakterlere bir kaç tane geçirmek isteyeceksiniz. Kadına şiddet uygulamanın nefes almak kadar rahat bir şekilde yapılması sizi de şiddet uygulayanlara karşı şiddete yönlendirecek. Özellikle kitapta geçen istatistikler bu konuda mağdur edilen sayısının azalmak yerine artmakta olduğunu gösterince sinirleriniz bir kez daha bozulacak.Gerçekten bir yerde kitabın içine dur diyebilmek isteyeceksiniz. Ama gerçek yaşantımızda dur diyemediğimiz ya da durduramadığımız şeye kitapta dur demenin de bir faydası yok değil mi?
Bu arada kadın şiddet uygulayanlar yetmezmiş gibi kitapta işlediği cinayetleri okuyunca tırsacağınız Albert Fish'e bile yer verilmiş.Aman bu adamın işlediği cinayetlere hiç bulaşmayın.
Kitaptaki küçük yazım hataları dışında ki o kadarcık kusur kadı kızında olur diyebileceğim hatalar,yazar bölüm içinde farklı karakterlerin yaşadıklarını anlatırken küçük boşluklar ya da küçük bir geçiş işareti koysaydı daha iyi olurdu böylelikle geçişlerde olayları özümsememiz daha hızlı olurdu.
Özetle yüzümüze çarptığı gerçekleri ile büyük bir alkışı hak eden,kadına şiddet konusunda duyarsız olan insanların ilgisini bir nebzede olsa çekecek farkındalığı arttırmak için birebir bir roman...
Alıntılar...
"Şunu bilir misin sevgili?Herkes Kız Kulesi için şunu söyler:
Kız kulesi tektir ama bütün İstanbul ona aşıktır.
Seninle Kız Kulesi arasındaki tek fark nedir bilir misin sevgili?
Kız Kulesi'ni sadece kuru bir kalabalık sever,seni ise aşkından kurumuş bir ben severim."
"Çaresizlik;hayatta insana boyun eğdirmeyi başaran tek cellattı."
"Belkilerin ardı arkası kesilmedi. Çünkü insanın emin olmadığı bir konuda fikir yürütmesi ancak belki ile olurdu. İnsan ne kadar pozitif düşünürse düşünsün belkiler onu bir gün yer bitirirdi."
"Sevip de kavuşamamak yalnızca sevene acı verir,sevilen kişiye değil."
Görsel Uğur Tuna Yayınları web sayfasından alıntıdır.
On dört yaşındaki Gülnar'ı zorla akrabasıyla evlendirmelerini (evet biliyorum o yaştaki kızlarımız okulda olmalı ki Gülnar okuma yazmayı dahi bilmiyor düşünün durumun vahametini...) kocasının ona şiddet uygulamasını okuyarak başlıyoruz kitabımıza. Akabinde Gülnar'ın başına daha büyük felaketler geliyor ve ardından Gülnar'ı öldürüldüğünü öğreniyoruz. Cinayeti çözmek için devreye Bay Girdap giriyor,kendisi oldukça popüler bir dedektif. Her neyse dedektif böbrekleri alınan kızımızın katilini buluyor. Ardından kitap yeni bir bölüme ve yeni bir kadın cinayetine geçiş yapıyor. Okudukça anlıyoruz ki Gülnar'ın cinayetiyle bu olayda bir bağlantı var.Bay Girdap,yardımcısı Poyraz ve ekibi hem bu cinayetleri çözerken hem de arka plandaki asıl kişiyi ortaya çıkarmak için çalışmalara başlarlar.
Ankara,İstanbul ve Karabük yollarını arşınlayan Bay Girdap Karabük'te davayı çözmeye yardımcı olacak genç yazar Hasan Esmer ile tanışıyor. Aynı zamanda coğrafya okuyan Hasan kitabın sonuna değin şiirleriyle yerini belli ediyor.
Acaba Bay Girdap bu cinayetlerin arkasındaki asıl kişiyi bulabilecek mi?
Gelelim yoruma bu kitap pek çoğumuzun içini parçalayan kadına şiddet,kadın cinayetleri,çocuk gelinler,istismar vb. şeylere değinen bu acı gerçeği tarafsızca anlatan bir kitap.Okurken nefesiniz daralacak bazı karakterlere bir kaç tane geçirmek isteyeceksiniz. Kadına şiddet uygulamanın nefes almak kadar rahat bir şekilde yapılması sizi de şiddet uygulayanlara karşı şiddete yönlendirecek. Özellikle kitapta geçen istatistikler bu konuda mağdur edilen sayısının azalmak yerine artmakta olduğunu gösterince sinirleriniz bir kez daha bozulacak.Gerçekten bir yerde kitabın içine dur diyebilmek isteyeceksiniz. Ama gerçek yaşantımızda dur diyemediğimiz ya da durduramadığımız şeye kitapta dur demenin de bir faydası yok değil mi?
Bu arada kadın şiddet uygulayanlar yetmezmiş gibi kitapta işlediği cinayetleri okuyunca tırsacağınız Albert Fish'e bile yer verilmiş.Aman bu adamın işlediği cinayetlere hiç bulaşmayın.
Kitaptaki küçük yazım hataları dışında ki o kadarcık kusur kadı kızında olur diyebileceğim hatalar,yazar bölüm içinde farklı karakterlerin yaşadıklarını anlatırken küçük boşluklar ya da küçük bir geçiş işareti koysaydı daha iyi olurdu böylelikle geçişlerde olayları özümsememiz daha hızlı olurdu.
Özetle yüzümüze çarptığı gerçekleri ile büyük bir alkışı hak eden,kadına şiddet konusunda duyarsız olan insanların ilgisini bir nebzede olsa çekecek farkındalığı arttırmak için birebir bir roman...
Alıntılar...
"Şunu bilir misin sevgili?Herkes Kız Kulesi için şunu söyler:
Kız kulesi tektir ama bütün İstanbul ona aşıktır.
Seninle Kız Kulesi arasındaki tek fark nedir bilir misin sevgili?
Kız Kulesi'ni sadece kuru bir kalabalık sever,seni ise aşkından kurumuş bir ben severim."
"Çaresizlik;hayatta insana boyun eğdirmeyi başaran tek cellattı."
"Belkilerin ardı arkası kesilmedi. Çünkü insanın emin olmadığı bir konuda fikir yürütmesi ancak belki ile olurdu. İnsan ne kadar pozitif düşünürse düşünsün belkiler onu bir gün yer bitirirdi."
"Sevip de kavuşamamak yalnızca sevene acı verir,sevilen kişiye değil."
Yorum Gönder