Film William Wilberforce'un( Ioan Gruffudd) hasta bir halde kuzeninin evinde dinlenmeye gelmesiyle başlıyor.
Kendisinin Britanyalı olduğunu parlamentoda da milletvekili olduğunu anlıyoruz.
Kuzeni tarafından hastalığından kurtulması için evlendirilmeye çalışıyor ve onların bulduğu eş adayı ise Barbara Spooner(Romola Garai) oluyor. İkili ise evlenmeleri için tanıştırılmaya çalıştıklarını anlayınca tepkilerini ortaya koyup mekandan ayrılıyorlar. Ama gene de tatlı bir tanışma muhabbeti yaşıyorlar. Biz de yavaş yavaş William'ın neden siyasete ara verdiğini öğreniyoruz. Bu politikacı siyaset hayatını çok önemli bir işe adamış:köleliği kaldırmaya...
Kendisinin Britanyalı olduğunu parlamentoda da milletvekili olduğunu anlıyoruz.
Kuzeni tarafından hastalığından kurtulması için evlendirilmeye çalışıyor ve onların bulduğu eş adayı ise Barbara Spooner(Romola Garai) oluyor. İkili ise evlenmeleri için tanıştırılmaya çalıştıklarını anlayınca tepkilerini ortaya koyup mekandan ayrılıyorlar. Ama gene de tatlı bir tanışma muhabbeti yaşıyorlar. Biz de yavaş yavaş William'ın neden siyasete ara verdiğini öğreniyoruz. Bu politikacı siyaset hayatını çok önemli bir işe adamış:köleliği kaldırmaya...
Tam on beş yıl öncesini dönüyoruz ve William'ın siyasi hayatını izlemeye başlıyoruz.
Önceleri geçmişe dönüşlerde bir başımıza olsak bile sonraları bu hikayeyi Barbara'da dinlemeye başlıyor.Anlayacağınız ikili bir hayli iyi geçinmeye başlıyorlar.
Önceleri geçmişe dönüşlerde bir başımıza olsak bile sonraları bu hikayeyi Barbara'da dinlemeye başlıyor.Anlayacağınız ikili bir hayli iyi geçinmeye başlıyorlar.
William oldukça ateşli,başarılı,hitabet gücü yüksek,gencecik bir siyasetçi. Köleliği karşı bu durumu bilen diğer siyasetçi arkadaşı William Pitt(Benedict Cumberbatch) onunla işbirliğine girişiyor.
Pitt başbakan koltuğunu kapmayı planlıyor ve arkadaşına diyor ki birlikte köleliği kaldırabiliriz.
Pitt başbakan koltuğunu kapmayı planlıyor ve arkadaşına diyor ki birlikte köleliği kaldırabiliriz.
-Billy, bizim yaşımızdaki hiçbir kimsenin elinde iktidar olmadı.
-İşte bu yüzden bazı şeylerin imkansız olduğunu anlayamayacak kadar genciz.
İlk başlarda dine yönelmeyi planlayan William en sonunda köleliği kaldırmak için çalışmalara başlıyor.
Bu konuda en büyük yardımcıları Thomas Clarkson (Rufus Sewell) ve Olaudah Equiano (Youssou N'Dour) oluyor. El ele senelerce köleliği kaldırmak için çabalıyorlar.
William bütün yaşadıklarını,her kaybedişini Barbara'a anlatıyor ve hikaye bittiği yerde yeniden başlıyor...
Gelelim yorumuma öncelikle bu filmin yorumlarını okuduğumda beğenilmediğini,sıkıcı bulunduğunu gördüm. Açıkçası bu görüşler gram kadar katılmıyorum,aksiyon filmi değil ki bu her saniye olay olsun o kadar aksiyon,olay falan istiyorsanız açın bir James Bond filmi izleyin.
Öncelikle belirteyim bu film gerçek bir yaşam öyküsüne dayanıyor ki bu onu daha muazzam kılıyor. Köleliği kaldırmak için didinen,hastalanan hatta hastalıktan,acıdan ölürken bile köleliği kaldıramadığı için üzüntüden kahrolan bir siyasetçinin hikayesi ve izlerken de içinize işleyen bir mücadele.
Gerçek yaşama dayanması bir yana film buram buram kalite kokan replikleri ile,zekice yazılmış esprileri ile,filme tat katan oyuncuları ile göz dolduruyordu. IMDb tarafından 7.5 puan alan film böyle bir siyasi mücadele filmi arayanlar için baş sıralara yükselir. Özetle filme tek kelimeyle bayıldım...
İlk başlarda dine yönelmeyi planlayan William en sonunda köleliği kaldırmak için çalışmalara başlıyor.
Bu konuda en büyük yardımcıları Thomas Clarkson (Rufus Sewell) ve Olaudah Equiano (Youssou N'Dour) oluyor. El ele senelerce köleliği kaldırmak için çabalıyorlar.
William bütün yaşadıklarını,her kaybedişini Barbara'a anlatıyor ve hikaye bittiği yerde yeniden başlıyor...
Gelelim yorumuma öncelikle bu filmin yorumlarını okuduğumda beğenilmediğini,sıkıcı bulunduğunu gördüm. Açıkçası bu görüşler gram kadar katılmıyorum,aksiyon filmi değil ki bu her saniye olay olsun o kadar aksiyon,olay falan istiyorsanız açın bir James Bond filmi izleyin.
Öncelikle belirteyim bu film gerçek bir yaşam öyküsüne dayanıyor ki bu onu daha muazzam kılıyor. Köleliği kaldırmak için didinen,hastalanan hatta hastalıktan,acıdan ölürken bile köleliği kaldıramadığı için üzüntüden kahrolan bir siyasetçinin hikayesi ve izlerken de içinize işleyen bir mücadele.
Gerçek yaşama dayanması bir yana film buram buram kalite kokan replikleri ile,zekice yazılmış esprileri ile,filme tat katan oyuncuları ile göz dolduruyordu. IMDb tarafından 7.5 puan alan film böyle bir siyasi mücadele filmi arayanlar için baş sıralara yükselir. Özetle filme tek kelimeyle bayıldım...
Yorum Gönder