Home » , , » ABRE LOS OJOS-OPEN YOUR EYES-AÇ GÖZÜNÜ (1997)

ABRE LOS OJOS-OPEN YOUR EYES-AÇ GÖZÜNÜ (1997)

Cesar (Eduardo Noriega) 25 yaşında yakışıklı ve zengin bir genç. Kısacası herkesin yerinde olmak için can atacağı bir karakter.
Ama biz onu bir psikyatrik bir hapishane yüzünde bir maske ile bir psikiyatrist ile konuşurken izliyoruz.
 Hal böyle olunca Cesar o şahane hayatından bu hayata nasıl bir geçiş yaptı merak ediyoruz.Cesar psikiyatriste rüyalarından ve geçmişinden bahsediyor.
Biz de bu sayede yavaş yavaş film boyuncu bize eşlik edecek karakterleri tanıyoruz. Cesar'ın saplantılı kız arkadaşı Nuria (Najwa Nimri),Cesar'ın en yakın dostu Pelayo(Fele Martínez),Pelayo'nun abayı yaktığı ama Cesar ile tanıştırmak gibi bir hata yaptığı Sofia (Penélope Cruz) ve Cesar'ın psikiyatristi Antonio(Chete Lera).
Cesar'ın doğum günü partisinde Cesar ve Sofia tanışır. Nuria Cesar'ın aralarını mesafe koymasından dolayı çıldırmaktadır.Pelayo ise Cesar'ın Sofia'a gösterdiği ilgiden rahatsız olmuştur.
Sofia'nın oyunculuk yapmak istediğini öğrenen Cesar'ın yorumları akılda kalıcı...

- Aktris olmak mı istiyorsun?
- Aktrisim. Bu bir sorun mu?
- Elbette. Bundan utanmıyor musun?
- Utanmak mı? Neden utanayım ki?
-Oyuncular, dürüst insanlar değildir. Hissetmediğin duyguları gösterebiliyorsun ya da uyduruyorsun. Şu anda: "Sersem herifin teki, bundan nasıl kurtulurum?" diye düşünüyor olabilirsin.

 Parti sonrası olaylar gelişir ve Cesar,Nuria'ın arabasını binmek gibi bir hata yapar. Bu hatanın bedelini çok ağır öder. Çünkü Nuria isteyerek kendilerini arabayla ölüme sürüklemiştir.
Nuria ölmüştür ölmesine ama  Cesar'ın yüzü mahvolmuştur. Ve Cesar'ın yüzünü düzeltmek imkansız olarak nitelendirilmektedir.
Haliyle Cesar için hayat artık hiçte kolay geçmez. Her gün ölmeyi istemektedir. Ve fırsat buldukça acısını aşık olduğu Sofia'a imalarda bulunarak çıkarmaktadır. 
Öte yandan Antonio ve Cesar'ın günümüzde geçen konuşmaları merakımızı bir hayli arttırmakta. Geçmişte yaşanan  şeylerle ilgili öyle cümleler duyuyoruz ki acaba bu olay nasıl oldu? demekten kendimizi alamıyoruz.
Sonuç olarak kimi zaman  kendimizi Cesar'ın rüyalarında kaybedip,kimi zaman geçmişteki parçaları yerli yerine oturtmayı çalışırken filmi bitiriyoruz.

Gelelim yorumuma sonu sürprizli filmler listesinde rastladığım ama yakın zamanda izlemeyi düşünmediğim filmlerden biriydi Abre Los Ojos. Ta ki bir kaç gün önce bir arkadaşım illa izle diyene kadar. Bende haliyle üşünmedim zaten izlemeyi planladığım filmi birazcık erken izleyiverdim.
Şimdi nasıl başlasam ne desem bilemedim hakkında yazılacak,çizilecek çok şey var ve filmi izleyenler bilecek ki benim yorumum fazlasıyla yavan kalacak.
Öncelikle bu konuya değinmeden geçmeyeceğim bu filmle ilgili okuduğum çoğu yorumda Vanilla Sky adlı Tom Cruise'in başrolünü üstlendiği 2001 yapımı filmden bahsedilmekte. Bilmeyenler için hemen belirteyim Vanilla Sky ,Abre Los Ojos'un çakması.Sanırım yayın hakları alınarak Hollywood uyarlaması yapılmış.Buraya kadar sorun yok herkes her şeyin hakkını alıp uyarlamasını yapıyor bu devirde ama asıl sorun Vanilla Sky'in ününün alıp başını gitmesi ama Abre Los Ojos'un ise adı anıldığında "aa ben Vanilly Sky'i izlemiştim" moduna bürünülmesi. Burada ki mesele taklidin aslını yaşatmasından öte aslının taklidini yaşatması. Küçük bir örnek vereyim Ekşi sözlükte Abre Los Ojos hakkında 53 entry girilmişken,Vanilla Sky hakkında 226 entry girilmesi.İçimden el insaf yahu insan birazcık aslını yüceltir geçti resmen.(Şimdiden belirteyim taklidi daha güzel olabilir ama adı üstünde taklit.)Bu konuyu burada kapatıp film hakkında konuşmaya geçiyorum.
Abre Los Ojos sıradaşı kurgusu ve bambaşka finali ile kesinlikle şahane hatta kendinden sonrakiler için esin kaynağı oluşturabilecek bir film.Kafaları karıştıran gerçeğin,hayalin ne olduğunu Cesar ile birlikte sorgulatmayı başaran senaryosu dışında,yaralı yüzünün Cesar'ı psikolojik olarak ne hala getirdiğini fazlasıyla iyi anlatan bir işleniş var.(Tabi ki buradaki övgünün bir kısmı Eduardo Noriega'a gidiyor,oyunculuğu şahane).Sizi paranoyağa bağlatıp,gerçekleri sorgulatabilecek bir mevzu dönüyor ortada.O derece gerçekçi o derece ürkütücü anlayacağınız.
Fazla uzatmadan oyunculara şahane diyebileceğim,yönetmeni tebrik edeceğim,senaryoyu alkışlayacağım,IMDb tarafından veriken 7.8'i azımsayıp en az 8.5 vereceğim,ne varsa 90'larda var sloganını dilime dolayacağım size de önereceğim bir film olmaktadır kendisi...

Spoiler...
Aman dikkat izlemeyen okumasın...
Filmin ilerleyişini ilişkin çok büyük ipuçlarının filmin içinde verilmesi çok hoş. Mesela Cesar'ın Pelayo'a "Milyonlarca insan yüzünü seninkiyle değiştirmek isterdi." deyişi,Cesar'ın daha filmin başında gördüğü rüyada koca bir şehirde yalnız olması,psikiyatrist ile konuşurken "Diğer her şey yalan. Bütün bunlar
bir yalan gibi. Sen de öyle." deyişi.Böyle küçük yerleştirmelerin filme tat kattığını da es geçmeyeceğim.Ve son nokta adam resmen parasıyla rezil oldu!
Share this article :

Yorum Gönder